Sürem öncesiyle adım atmak gerekirse Manisa BBSK, geçirme dönemine o denli süratli girdi ki devasa bir bütçeye haiz olduğunuza ve astronomik kontratlar yaptığınıza dair bir idrak oluştu. Bu durum da asla kuşkusuz rakip takımları Manisa’ya karşı daha motive ederken üzerinizde de bir baskı oluşturmuştur. Bütçe konusunu açarak tüm sezonu ‘favori’ olarak oynamanın baskısıyla iyi mi başa çıktığınızdan bahseden misiniz?
Evet, aslına bakarsanız daha sürem başlamadan ekip sahaya çıkmadan bizim mücadelemizin başladığı alan burası oldu. Yeni sezonun planlamasını rakiplerimizden ilkin yapmamız, süratli karar alabilme mekanizmamız birçok kesim tarafınca astronomik bütçelere haiz olduğumuz şeklinde algılandı ve o şekilde lanse edildi. Bu durum da bizim her geçirme hamlemizde karşımıza çıktı. Ulaşabildiğimiz insanlara açıklayabilsek de başta toplumsal medyada olmak suretiyle bu şekilde bir idrak yaratılmıştı bile. Bu sürem TBL’nin 3. yada 4. bütçesi konumundayız. Yalnızca, yönetimimizin bizlere sunmuş olduğu erken sürem planlaması yapabilme imkanı yardımıyla adımlarımızı rakiplerimize nazaran erken atabildik ve istediğimiz oyuncuların neredeyse tamamını kadromuza katabildik. Kurduğumuz kaliteli kadro yardımıyla de daha sahaya çıkmadan favori duyuru edildik ve sürem süresince karşımızda hep daha iştahlı rakipler bulduk. Elbet bu bizim için zorlayıcı oldu sadece her insanın ‘Manisa’yı yenme’ amacıyla extra bir motivasyonla sahaya çıkmış olduğu sezonda oldukça şükür ki tüm rakiplerimizi yenik ederek iki kulvarda da mutlu sona ulaştık.
Sürem başlangıcında kurulan kadrolara bakıldığında hemen hemen takımlar sahaya dahi çıkmadan birçok kesim tarafınca şampiyon duyuru edilmiştiniz ve sezonu iki kupa ile tamamladınız. Otoriteler haklı çıktı. Hakikaten şampiyonluk bu kadar kolay mı?
İlk soruda da söylediğim şeklinde devasa bütçelere haiz olduğumuz algısı bizim akıllarda otomatik favori ve erken şampiyon duyuru edilmemize sebep oldu ve ne yazık ki sürem başından süregelen bu idrak da bizim yaptığımız işin kolay görünmesine hakkının teslim edilmemesine yol açtı. Lig tarihinde BSL oyuncularını, NBA yıldızlarını ekibine dizen ve hüsrana uğramış birçok ekip hala akıllardayken Manisa olarak sezonu iki kupa ile bitirmemizin hala tam olarak anlaşılamadığını düşünüyorum.
Hemen hemen Federasyon Kupası’nda Mustafa Kalımlı Görür şeklinde en mühim oyuncularımızdan birini iki aylık bir süre ile kaybederek yola başladık ve dönüşü de tüm taraflar için kolay olmadı. Sürem içinde geçirme ettiğimiz Tuna Han Dikmen’den kırılan eli sebebiyle bir ay yararlanamadık. Maç kaçırmadığı için bilinmiyor sadece Fatih Cantitiz’in burnu kırıldı. Sercan Topcu şeklinde oyunun iki yönü için müthiş ehemmiyet teşkil eden bir tecrübeden bir ay süresince faydalanamadık. Diante Watkins’in Andre Williamson’ın Tolga Kaan Birer’in sakat sakat oynadığı maçlar oldu. Fakat astronomik bütçelerimiz yardımıyla(!) bu sakatlıkları da şipşak çözüverdik…
“Kadroyu kur, şampiyon ol” şeklinde rahat bir denklemin TBL’de geçerli olmadığını senelerdir hem takip ederek hem de yaşayarak gördük. Şampiyon olmak için oyuncuların kendi aralarında yakaladığı kimya, teknik ve yönetimsel ekibin oyuncularla sağlamış olduğu uyum, yaratılan organizasyonun kalitesi, ödemelerin oyuncuların aklında hiçbir sual işareti yaratmadan günü gününe yapılması, gene organizasyonun oyuncuya ve şehre katmış olduğu kıymet son aşama mühim. Bizi kontratta yazan rakamlar değil, şampiyon meydana getiren bunlardı.
Aslına bakarsak başarınızı yalnızca lig şampiyonluğu ile sınırlandırmamak gerekiyor. Sürem başlangıcında Federasyon Kupası’nı kazandınız. Tarihte ilk kez bir ekip düzgüsel sürem şampiyonluğu ve Federasyon Kupası dublesi yapmış oldu ve “Federasyon Kupası kazanan ekip direkt olarak lige çıkamıyor” kuralını da yıktınız…
Manisa olarak yaptığımız iş şu an tam olarak anlaşılamıyor derken bahsettiğim şey de buydu aslına bakarsak. Bir düşünün, Federasyon Kupası’nı kazanıyorsunuz ve bir saat sonrasında size diyorlar ki “Yalnız, Federasyon Kupası’nı kazanan ekip lige çıkamıyor.” Karşılaştığınız manzaraya bakar mısınız ne kadar karamsar ve heves kırıcı… Tüm sürem her ayağımız taşa takıldığında zihinlerden silmek için savaşım ettiğimiz bir idrak da bu oldu. Ne mutlu ki TBL’nin bu kaidesini de tarihe gömmek bizlere nasip oldu. Önümüzdeki yılların Federasyon Kupası şampiyonu için bir ümit olduk.
Başantrenör Ceyhun Cabadak’a ayrı bir ayraç açmak gerekirse Pınar Karşıyaka ve Trabzonspor’da kendisi ile birlikte çalıştıktan sonrasında bu kez bambaşka bir ligde bambaşka bir platformda savaşım ettiniz. Koç Ceyhun Cabadak ile aranızdaki uyumu ve uyumunuzun gelinen noktadaki tesirini iyi mi anlatırsınız?
Ceyhun Cabadak ile Karşıyaka’ya geldiği ilk günden beraberiz, ben Karşıyaka’dan ayrıldıktan sonrasında Trazbzonspor’da da kendisi ile birlikte emek verme fırsatı bulduk. Ondan sonraki dönemde kısa bir ayrılığımız oldu şimdi fakat Manisa BBSK’nın başarısı için birlikte savaşım ediyoruz. Geçmiş dönem emek verme tecrübelerimiz, gerek geçirme döneminde gerekse sürem içinde izleyeceğimiz politikalarda tam bir uyum içinde çalışmamızı sağlamış oldu. Ceyhun, önceki dönemlerde Göktuğ Dilbazer ve İlker Türel’in destek antrenörlüğünde güzel bir teknik ekip kurmuş. Malzemecisinden sıhhat ekibine, yönetimsel ekibe kadar aslına bakarsan senelerdir süregelen bir yapı var. Benim de geçtiğimiz sürem bu yapıya dahil olmamla birlikte uyum içinde çalışan yapıyı güçlendirdik. Bu yapının da başarımızda mühim bir kilometre taşı olduğuna inanıyorum.
Ceyhun’un gerek Kosova’da ve TBL’de başantrenör olarak gerekse BSL’de destek alıştırmacı olarak başardıklarının ortada bulunduğunu ve yine anlatma gereği olmadığını düşünüyorum. Kendisinin halihazırda Türk basketbolunun en iyi genç antrenörlerinden birini bulunduğunu ve jenerasyonunun en iyilerinden olacağını biliyorum.
Türkiye Basketbol Ligi artık Manisa BBSK organizasyonunu biliyor ve Manisa’ya artık veda ediyor. Basketbol Süper Ligi’nin daha yakından tanıması için Nihat Mala, Manisa BBSK’yı organizasyon anlamında iyi mi anlatır?
Manisa BBSK organizasyonunu bir saate benzetebilirim sadece akıllı saat… Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Cengiz Ergün’ün katkıları ve destekleri ile beş sürem süresince kendini ilmek ilmek işlemiş, her sürem üzerine koyarak gelmiş ve halen kendini güncellemeye ve geliştirmeye açık bir organizasyon. İçerisindeki oyuncunun ve personelin gereksinimlerine yanıt vermeye hazır, şehrini ve oyuncusunu kucaklayan bir yapı. Başta Basketbol Şube Sorumlumuz Bora Çaylan olmak suretiyle yöneticilerimiz ve idarecilerimiz, organizasyonun daha iyi olması, oyuncuların sahaya en sorunsuz ve en konforlu şekilde çıkması için tabiri caizse saçını süpürge ediyor. Sürem bittiğinde tüm oyuncularımızın kafasında “Tekrar Manisa şeklinde bir organizasyonu nereden bulacağız?” sorusunun bulunduğunu biliyorum ve duyuyorum. BSL bizlere, biz BSL’ye şu an için yabancıyız fakat bizi oldukça seveceklerine inanırım. Buraya gelen oyuncunun Manisa’da bulunurken değil ayrılırken üzüleceğini söyleyebilirim.
Türkiye Basketbol Ligi’nde bu sürem tarihin en yakın sezonlarından bir tanesi oynandı, o şekilde ki şampiyonluk bile ikili averajla belirlendi. Bu da ligin marka değerine direkt olarak tesir etti. TBL toplumsal medyada artık daha oldukça konuşulan, üstüne programlar meydana getirilen ve maçları daha çok televizyondan gösterilen bir lig oldu. TBL’nin marka değerinin bugünü ve yarını hakkında neler söylersiniz?
Türkiye Basketbol Ligi’nin yayınların artmasıyla birlikte insanların zihinlerine girdiğini ve artık insanların oldukça sempatiyle yaklaştığı bir lig haline geldiğini, toplumsal medyada kim bilir BSL’den daha oldukça konuşulduğunu gözlemliyorum.
Baktığınız süre TBL adına meydana getirilen tv programları, podcast programları, TBL adına oluşturulan toplumsal medya hesapları BSL adına meydana getirilen işlerin sayısını geçmiş durumda. Hepsi hakikaten istekli arkadaşlarımız, kendilerine lige kıymet kattıklarını yalnızca biz değil birçok ekip sürem içinde söyledik sadece ligin marka kıymetini daha da yukarı çekmek istiyorsak bunu yalnızca kulüplerden yada federasyondan beklemek yerine TBL’nin tüm paydaşları elini taşın altına koymalı.
Programında söylenen sözlerin, meydana getirilen eleştirilerin, meydana getirilen paylaşımların ve dağıtılan ödüllerin oyuncular tarafınca tahmin ettiklerinden oldukça daha çok ciddiye alındığının bilinciyle her insanın kendi işini oldukça daha çok ciddiyetle yapması gerekiyor.
Basına müdahale edecek değiliz, yalnızca burada tavsiyelerimizi dile getirebiliriz sadece TBL’nin marka kıymetini yukarı çekmek şeklinde bir gayemiz var ise bunu sadece sempatilerimizi ve önyargılarımızı bir kenara bırakıp yaptığımız işe daha objektif yaklaşarak başarabiliriz.
Türkiye Basketbol Ligi’nin düzgüsel sürem şampiyonu olarak play-off’lara bir bakış yapmanız gerekirse hangi ekibi avantajlı görüyorsunuz?
Samsunspor saha avantajına haiz olan ekip. Hem kadro kalitesi hem organizasyon hem biçim grafiği olarak Beysu Konyaspor ön plana çıkan ekip konumunda. Bununla birlikte Sigortam.net de hem tecrübeli hem de geniş bir rotasyona haiz. Gene de TBL ritüelleri gereği lige çıkan ikinci takımın sürpriz olduğu düşünülürse Mamak Belediyesi, benim sürpriz lige çıkma adayım.
Ön plana çıkan ekip olarak Beysu Konyaspor’un oldukça tecrübeli ve geniş bir oyuncu grubuna haiz olduklarını düşünüyorum. Lige çıkmayı onlarca kere deneyim etmiş oyuncuları var.
rn
","author":{"@type":"Person","name":"editor","url":"https://www.futbolgundemi.com/author/editor/"},"articleSection":["Basketbol"],"image":{"@type":"ImageObject","url":"https://www.futbolgundemi.com/wp-content/uploads/2022/05/6a2e3eb45452bdef3a46ccd1fc265f22.jpeg","width":660,"height":350},"publisher":{"@type":"Organization","name":"","url":"https://www.futbolgundemi.com","logo":{"@type":"ImageObject","url":""},"sameAs":["http://facebook.com","http://twitter.com","http://plus.google.com","http://pinterest.com","#","#"]}}